zayıflama psikolojisi etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
zayıflama psikolojisi etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

12 Nisan 2012 Perşembe

Yaza Formda Girmek İstiyorum

Tartıya Çıkmaktan Korkuyor musunuz

Fazla Kilolarınızdan Kurtulun

Eğer ofis ortamında uzun saatler boyu çalışıyorsanız sürekli herketsiz kalmaktan dolayı metabolizmanız yavaşlar ve buna bağlı olarak vücudunuzun enerji ihtiyacı da azalır. Yediğiniz yemeklerden aldığınız kalorilerin artanı vücut tarafından yağ dokusuna çevrilerek depolanır. Tabi bu durum kişiden kişiye değişir. Bazı insanlar istedikleri gibi yiyip içtikleri halde hiç kilo almazken, bazılarına ise deyim yerinde ise içtikleri su bile yaramaktadır. Aslında kilo almanın pek çok nedeni vardır. Bu nedenlerin çoğu genetik kaynaklıdır. Anne ve babadan alınan genetik özellikler sonucu vücudunuz kilo almaya elverişli ise şişmanlama kaçınılmaz olur. Yaşam tarzınız ve beslenme alışkanlıklarınız hatta psikolojik durumunuz bile fazla kiloların oluşmasında önemli bir etkendir. Özellikle günlük iş yaşamının getirdiği sıkıntı ve stress kişide sürekli birşeyler yeme içme isteği uyandırabilir. Ayrıca yoğun iş temposunun getirdiği zaman darlığından dolayı fast food tarzı yiyeceklerle geçiştirilen öğle yemekleri, bardak bardak üstüne tüketilen kahveler, şekerli çaylar, atıştırmalık aburcuburlar... Tüm bunlara ek olarak kışı evde yada kapalı ortamlarda geçirmiş olmanın verdiği hareketsizlik de eklenince yaz mevsimini müjdeleyen şu bahar günlerinde tartıya çıkmaya biraz da olsa korkuyor insan. Özellikle de bayanlar... 


Sahilde Fit Bedenle Dolaşın
Tartıya çıkıp da o korkunç rakamları görünce yaz tatilinde mayo ile plajda koşuşturma hayalleri de suya düşüyor malesef. Kendi kendinize soruyorsunuz: "Ben bu hale nasıl geldim?" diye. Özellikle bir metropol insanıysanız yukarıda sayılanlar o fazla kiloların nedenlerinden sadece birkaçıdır. Şişmanlama aynı zamanda yaşa bağlı bir olaydır.  30 yaş üstü bir ofis çalışanının şişmanlama ihtimali 17-18 yaşlarında zıpkın gibi bir gence oranla oldukça fazladır. Yani ilerleye yaş da önemli bir faktör. Eğer bu yazıyı okuyorsanız muhtemelen siz de bir ofis çalışanısınız. Bitmeyen mesailer boyu hoyratça kullandığınız; evle iş arası ordan oraya sürdüğünüz bedeniniz sonunda alarm vermeye başladı. Aldığınız fazla kilolar aslında dengesiz ve kötü yaşam biçimizin göstergesi sadece. Tartıdan bozguna uğramış bir komutan edasıyla indikten sonra gardrobunuzun önünde bulursunuz kendinizi... Yazlık kıyafetlerinizi meydana çıkarmaya, denemeye başlarsınız. Geçen yaz rahatlıkla giydiğiniz jean pantolonunuzun içine artık giremiyorsanız hemen kırmızı alarm vermeye başlarsınız. Yaza kadar o fazla kilolar gidecek!! O pantolonun içine tekrar girilecek!! İçinizdeki komutan doğrudan emir veriyor... Bu durumda genelde yapılan ilk şey hemen şok diyetlere başlamak 10 günde 8 kilo verdiren, yaza sizi incecik ve formda sokacak diyet reçetelerine sarılırsınız. Sakın yapmayın!!!

Sağlığınızı bozmadan kalıcı olarak kilo vermek için,

Tartıya Çıkmaktan Korkmayın
  1. Öncelikli olarak kilo alma nedeninizi araştırın. Bir doktora ya da diyetisyene gidin.
  2. Yaşam tarzınızı değiştirin. Akşamları şekerli çay kahve, alkol gibi içecekler tüketmeyin Abur cuburdan kaçının. Eğer bir çay tiryakisi iseniz sadece günlük olarak içtiğiniz çayı şekersiz alarak ayda 500gr ila 1kg arası zayıflayabilirsiniz. Hemde hiç egzersiz yapmadan. Aynı durum kahve için de geçerli.
  3. İş yaşamında öğle yemeklerini fastfood tüketerek geçiştirmeyin. Nitelikli ve sade besinleri tercih edin. Fastfood tarzı gıdalar stresin sebeplerinden biridir.
  4. Lifli gıdalar tüketin. lifli gıdalar fastfoodun aksine sizi rahatlatırlar. Gereksiz yere şişkinlik yapmazlar ve sinirlerinize de iyi gelirler. Çantanızda en az iki adet yeşil elma olsun. Birini saat 11 : 00 civarı diğerini de 15 : 30 dan sonra tüketin. Hem midenize hem de ruhunuza çok iyi gelir.
  5. Biliyorum çok zor ama stresten uzak durun. Sinirlenmemeye çalışın. Mümkünse çalışırken ruhu dinlendiren enstrümantal müzikler dinleyin.
  6. Akşamları hafif egzersizler yapın. Esneme hareketleri ile kan dolaşımınızı düzenleyin. Hem spor yapmak psikolojinize de iyi gelir, stresten arındırır. Yoga da yapabilirsiniz. Bilinenin aksine sürekli ve aşırı sex yapmak kilo vermenizi sağlamaz tam tersi etki oluşturabilir.
  7. Az miktarda olmak kaydıyla güvenilir markaların bitki ve form çaylarını tüketebilirsiniz.
  8. Diyelim ki 15 kilo fazlanız var. Sürekli bu fazlalığı düşünürseniz bir süre sonra ondan kurtulamayacağınıza inanmaya başlarsınız. Eminim internette okumuşsunuzdur 1 gr yağı yakmak için şu kadar süre koşmak gerekir, şu kadar eğzersizle şu kadar yağ yakılır cinsinden pek çok bilgi mevcut. Bunların doğruluğu tartışılır, orası önemli değil. Önemli olan sizin tutumunuzdur. Eğer duruma günlük iş hayatınızda yaptığınız gibi maaliyet muhasebesi ile bakarsanız 15-20 kilo kadar fazlalığı yakmak için oldukça uzun saatlerinizi spora ayırmanız gerektiği ortaya çıkar. Tabi çalışan biri için bu zamanı bulma imkanı yok malesef. Bu durumda zayıflama imkanım yok deyip vazgeçmeyin. Sadece şunu düşünün: "Acaba bu gün ben bedenim için üzerime düşeni yaptım mı?" Eğer bu soruya cevabınız evet ise gönül rahatlığıyla hayatınıza devam edebilirsiniz. Çünkü kendiniz için iyi bir şeyler yaparak daha rahat, daha sağlıklı, daha fit bir yaşama doğru adım adım ilerlemektesiniz.
Tartınız ile barışın
Unutmayın kilo vermek çok ciddi bir iştir. Doğrudan vücudunuzun genel yapısını değiştirmeye kalkıyorsunuz. Tabii ki bir süre bünyeniz buna direnç gösterecek ama sabırlı olun. Şok diyetlerden, aç kalmalardan, en önemlisi mucize çözüm sunan zayıflama ilaçlarından uzak durun. O kimyasallar şimdilik sizi ince zarif ve sağlıklı gösterebilir. Ama karaciğerinizde yaptığı yıkım on yıl sonra sağlığınızın bozulmasına, hatta kanserden ölmenize bile sebep olabilir. Bedeninizin şeklini yaşam biçiminiz belirlesin. Mucize diyetler ve ilaçlar değil!!!

Sağlıcakla kalın