Genel Sağlık etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Genel Sağlık etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

7 Temmuz 2021 Çarşamba

En iyi uyku dağıtma yöntemleri

 Uyumak beden sağlığımız için en önemli faaliyetlerden biridir. Her ne kadar yan gelip yatıyormuş gibi görünsek de uyumak da önemli bir iştir. Daha dengeli ve sağlıklı bir hayat sürebilmek için uyku düzenimize dikkat etmeliyiz. Gün boyu gereken enerji ve zindeliğe ancak uykumuzu tam olarak alırsak ulaşabiliriz. İyi bir uyku bizi daha dirençli tutar.


Ama gerek sosyal hayatın gerekse iş hayatının getirdiği bazı zorunluluklardan dolayı uykusuz kalmış olabiliriz. Gece mesaileri yapanlar, geç saatlere kadar TV izleyip oyun oynayanlar ya da yerini bebek sahibi olanlar en çok uykusuzluk çeken kimselerdir. Özellikle geceyi uykusuz geçirdiyseniz ve gün boyu yoğun bir mesai sizi bekliyorsa uykusuzluğun etkisiyle zor anlar yaşayabilirsiniz. Bu zor anlarda uykunuzu dağıtmak, ve işinize konsantre olabilmek için size öreceğimiz birkaç basit yöntem ile kolayca uykunuzu kaçırabilir, rahatça işinize devam edebilirsiniz.

Uykuyu kaçırma yöntemleri

  1. Bir bardak demli çay için. Çayınız şekersiz olsun. Daha iyi etki eder.
  2. Aynı şekilde bir fincan şekersiz kahve de sizi kendinize getirir.
  3. Eğer ağır bir yemek yediyseniz kiraz şeftali veya erik gibi meyveleri tüketerek hazmı kolaylaştırabilirsiniz. Bu da uykunuzun dağılmasını kolaylaştırır.
  4. Bir bardak limonlu şekersiz su da uykunuzu açacaktır.
  5. Odanızı havalandırın, bol bol oksijen alın.
  6. Ayağa kalkın ve müsait bir yerde squad egzersizi yapın. Bu egzersiz hoplayıp zıplamadan kalp atışınızın hızlanmasını sağlar. Açılırsınız.
  7. Elinizi yüzünüzü soğuk suyla yıkayın.
  8. Soğuk bir duş alın veya sıcak su ile yıkandıktan sonra soğuk suyla kendinizi şoklayın(Kalbinde sıkıntı olanlara önerilmez.)
  9. Merdiven çıkın ve inin.
  10. Eğer kalbinizde ritim bozukluğu vs rahatsızlıklar varsa en iyi yöntem izin alıp dinlenmeye çekilmektir.
  11. Ortam ışığınız artırın. Loş ortamda oturmayın.
  12. Uygun biri varsa sizi gıdıklamasını isteyebilirsiniz.
  13. Komik hikayeler okuyun ya da komedi içeren bir video izleyin.
  14. Ayağa kalkın ve uygun bir yerde kol, bacak ve sırt kasları için esneme egzersizledir yapın.
  15. Uykuyu dağıtmanın en hızlı ve ilaçsız yöntemi nefesi tutmaktır. Elinizle ağzınızı burnunuzu kapatın ve olabildiğinde uzun süre o şekilde nefes almadan bekleyin. Bünyeniz bir süreden sonra panikleyecek ve sizi nefes almaya zorlayacaktır. Bu esnada uykunuz hemen dağılır. Bilinen en hızlı ve doğal uyku dağıtma yöntemi nefesi tutmaktır.

26 Kasım 2016 Cumartesi

Yaşlanmaya Çözüm Bulunacak

Sürekli Genç Kalmak Aslında İmkansız Değil


Yaşlanıyoruz. Her geçen günle birlikte vücudumuz biraz daha yaşlanıyor ve zayıflıyor. Gelişme dönemini bitiren her birey için bu kaçınılmaz bir durum. Yaşadığımız hayat, geçen hayat bizim elimizden gençliğimizi ve sağlığımızı yavaş yavaş alıyor. Geri dönüşü olmayan tekyönlü bir dönüşüm bu. Zaman geçiyor ve yeni gelen nesil yanında siz biraz daha ihtiyar biraz daha eskimiş yıpranmış görünüyorsunuz. O tazelik ve dinçlik gidiyor siz fark etmeden.

Gençleşmek


Peki hiç mi şansımız yok. Bu dönüşümü durduramaz mıyız? Aslına bakarsanız ölümden başka her şeyin çaresi vardır hayatta ama arama gerek. Bir takım ilaçlar ve kontollü/bilnçli bir yaşam tarzı ile yaşlanmanın az da olsa önüne geçilebilir. Ancak sonuç kaçınılmazdır. Yaşlanmak ttcrübe kazanmak her ne kadar iyi bir şey olsa da vücudun güzünü kaybetmesi ve zamanla başkalarına muhtaç hale gelmek bir insan için en kötü durumlardan biri. Bunu daha yakından görmek isterseniz eğer bir huzur evine gidin ve geleceğinize gözlerinizle şimdiden tanık olun.

Genelden tıbbın icat ettiği çözümler yaşlanmayı yavaşlatma üzerine ama aslına bakarsanız sorunu çözebilmek için daha derine inmek gerek. Gözler ve beyin hariç tüm hücreler belirli aralıklarla yenilernir insan vüvudunda. Yani her sene aşağı yukarı yeni br insan olursunuz. Ama sorun bu yeni insanın eskisine göre daha yaşlı olması. Biriken yıllar da yaşlanmayı beraberinde getiriyor. Sonuç olarak hücreler yeni olsalar da yaşlı bir insan hücresi oluyorlar. 

Hücreler yeni ise gençlik nerede?

Sorun hücre yenilenmesi sırasında oluşuyor. Vücudumuzdaki yenilenen her hücre bu işlemi eski hücreyi baz alarak yapar. Sonuçta eski hücreden olur yenilenme. Ancak bu durumda oluşan hücreler yıpranmış bir hücrenin oluşturduğu hücreler olduğundan orijinal hücrenin gençlik haline benzemekten çok daha farklı bir biçime bürünür. Zaman içinde bu farklılık artar ve yaşlanma etkisini gösterir.

Bu sürecin oluşumunda en büyük pay hücredeki DNA ve RNA moleküllerinde. Sanki onlar bir araya gelip biyaolojik bir saat oluşturuyorlar. Bölünme esnasında her ne kadar DNA'nın tam bir koyası oluşturulsa da RNA ile birlikte oluşturdukları sistem sanki amanı sayıyor. Sanki bir önceki hücrenin zaman bilgisi bir saonraki hücrelere de aktarılıyor. Sonuç olarak yaşlanma gerçekleşiyor.

Çözüm Nanoteknoloji mi?

Nano teknooji metrenin milyarda biri boyutunda yapılan çalışmalardan oluşmış bir bir uygulama teknolojisi. Kullandığımız elektronik cihazlardan kendi kendine temizlenen yüzeylere, kir tutmayan kumaşlara kadar pek çok alanda mükemmel çözümler sunan bir teknoloji. Yeni bir teknolıjik çığır ve insanoğlunun yeni umudu. Daha güzel bir geleceğie açılan bir kapı adeta. Belki ilerde nanoteknolojik gelişmeler sonucunda hücre yenilenmesinde meydana gelen hatalar, kanser hastalığı ve vücudun yaşlanması gibi pekçok problemin cevabı bu yeni teknolojiyle birlikte gelecek. Artık yaşlanmayacağız. Kimse elden ayaktan düşmeyecek. Belki bu dönüşümü tersine de çevirme imkanımız olacak. Yaşlı insanlar bir tedavi ile gençliklerine kavuşacaklar. Kimbirli belk bir gün bunu da göreceğiz

3 Haziran 2013 Pazartesi

Sigarayı Bırakmak


Sigara Alışkanlığından Kurtulmak İçin Öneriler


Temel sorunumuz; Sigarayı nasıl bırakırım? Sigara bağımlılığından nasıl kurtulurum?

1- Öncelike sigarayı bırakma konusunda kendinize güvenmelisiniz. Sigarayı bırakmak aslında önemlii bir kişisel başarıdır.
2- Sigarayı bırakmaya karar verdikten sonra hemen bu kararınızı uygulamaya koymalısınız.
3- Eğer sigara kullanmaya tekrar başlarsanız moraliniz bozulmasın. Unutmayın yılların alışkanlığını bir kerede bırakmak her zaman mümkün olmayabilir. Kendinize inancınızı yitirmeyin.
4- Sık sık sigarasız bir hayatın sizin için ne kadar güzel olacağını hayal edin. Sigara içmediğiniz her günün sizin için daha güzel, daha sağlıklı ve daha anlamlı olduğunu anlayın.
5- Sigarayı bıraktıktan sonra hayat tarzınızda değişiklikler yapın. Yeni yerler gezin, hobiler edinin. Bu noktada kafanızın dağılması ve sigara içme fikrinin beyninizden uzaklaşması önemli.
6- Sigara içmemek yani her gün yapmaya alıştığınız birşeyi yapamamak sizde bir eksiklik hissi uyandırabilir. eksiklik hissi kaybetme duygusunu bu duygu da yoksunluk korkusunu getirir. Böyle durumlarda sinirlemek bir savunma mekanizması olarak kendisini gösterir. Hissetiğiniz sinirin tepkisel olduğunu anlayın ve sakin olmaya çalışın. Merak etmeyin sigarayı bırakmakla birşey kaybetmediniz. Aksine hayatınızı geri kazandınız. Bunu unutmayın.
7- Her gün yaklaşık olarak yarım saat kadar egzersiz yapın. Spor yapmak hem bedeninizi dinçleştirir hem de moralinizi yükseltir. Yarım saat kadar spor yaptıktan sonra 10 dakika esneme hareketleri de yaparak vücudunuzu rahatlatın. vücudunuza ilgi gösterin. Bunun karşılığını yaşanan mutlu anlarolarak alırsınız.
8- Son olarak sigara aiçilen ortamlardan uzak durun.

Sağlıklı ve mutlu yaşamak


Sigarasız, sağlıklı ve mutlu bir yaşam sürmeniz dileğiyle.



19 Mayıs 2013 Pazar

Diyabet ve Ayak Bakımı


Ayak Bakımı İçin Püf Noktalar


  1. Her gün mutlaka ayağınızı kontol edin
  2. Ayak Prak aralarınıza bakın
  3. Küçük çizik yara kesik olup olmadığını kontrol edin.
  4. Bir ayna vasıtasıyla ayak tabanınızı kontrol edin
  5. Ayaklarınızı hergün yumuşak bir sabun ve ılık suyla yıkayın, temiz tutun.

Ayak ve Tırnak Bakımı Nasıl Olmalı?

* Ayaklarınızı özellikle tırnak aralarınızı özenle kurulayınız.
* Ayaklarınızda kuruma veya çatlama varsa tabanlarınıza ve ayağınızın üstüne nemlendirici krem sürün.
* Eğer kesik, yara, kızarıklık, sıcaklık artışı veya hassasiyet fark ederseniz doktorunuza danışın.
* Tırnaklarızını derin kesmeyin
* Tırnaklarınızın köşelerindeki derileri ve tırnak diplerinizdeki etleri kesmeyiniz
* Ayağınızda nasır varsa kendiniz müdahale etmeyiniz, doktorunuzdan yardım talep ediniz.

Diyabet Hastasına Uygun Ayakkabı Seçimi

- Ayaklarınıza tam uyan ve ayak parmaklarınızı içinde hareket ettirebileceğiniz ayakkabıları alın.
- Açık burunlı ve topuklu ayakkabı giymeyin.
- Her gün temiz çorapp giyin ve sıkı lastikli çoraplardan kaçının.
- Çıplak ayakla dolaşmayın.
- Giymeden önce ayakkabınızın içinde bir şey olmadığından emin olun. Minik bir taş ya da ayakkabı tabanında bir kıvrılma, ayaklarınıza zarar verebilir.

Diyabet Hastalarında Ayak Şikayetleri İçin Önleyici Tedbirler

* Ayak sorunlarına ait ilk belirtileri nasıl tanıyacağınızı öğrenin.
* Öğrendiklerinizi her gün uygulayın.
* Ayaklarınızı temiz ve kuru tutun.
* İyi bir şeker kontolü sağlayın.
* Her kontolünüzde diyabetinizle ilgilenen hekim ya da hemşirenizden yardım isteyiniz.

Diyabet Hastası İçin Ayak Bakımı




Bu bilgiler,
T.C. Sağlık Bakanlığı broşürelerinden alınmıştır.
http://www.saglik.gov.tr

10 Mayıs 2013 Cuma

Mantar Zehirlenmesi, Belirtiler ve Korunma Yöntemleri

Mantar zehirlenmesi nasıl oluşur?

Mantar Zehirlenmesi Nedir?
Doğal alanlarda yetişen ve yapısında zehirli madde bulunan şapkalı mantarların(toadstool) taze, kurutulmuş veya konserve olarak çiğ veya pişirilerek yenmesi sonucunda meydana gelen ölümle sonuçlanabilen tehlikeli bir zehirlenme türüdür.

Zehirli Mantar

Mantar Zehirlenmeleri En Çok Hangi Zamanlarda Görülür?
Mantar zehirlenmeleri yağışın bol olduğu, ilkbahar ve sonbahar aylarında görülmektedir. Ülkemizde doğal olarak yetişen pekçok zehirli mantar türü bulunmaktadır. Mantar toplama kpnusunda ehil olan kişilerin bile bazen yanılabildiklerini unutmayın. Zehirli mantarlar ile zehirsiz mantarlar bazen birbirlerine çok benzeyebilmektedirler ve aynı bölgede bir arada yetişebilmektedirler.

Mantar Zehirlenmesi Belirtileri

Mantar zehirlenmesi belirtileri mantarda bulunan zehrin türüne göre değişir. ancak tüm mantar zehirlenmelerinde görülen ortak belirtiler vardır.

Zehirli mantarın yenmesi ardından geçen iki saat içinde görülen zehirlenme belirtileri:
- Sersemlik
- Uyuma isteği ve uyuşukluk
- Tansiyonun düşmesi
- Görmede bulanıklık
- Yüz ve boyunda kızarma
- Nabızda artış
- Ağızda metal tadı
- Bulantı ve kusma
- Terleme

Zehirli mantarın yenmesi ardından geçen altı saat içinde görülen zehirlenme belirtileri:
- Bulantı
- Kusma
- İshal
- Yüksek Ateş
- Nabız artışı
- Karın ağrısı
- Son olarak karaciğer ve böbrek bozuklukları ile bu organların bozukluklarına bağlı belirtiler görülebilir.

Sonuç olarak hasta komaya girebilir ya da hayatını kaybedebilir.

Mantar zehirlenmesi kesin olarak nasıl anlaşılır?

Hastanın ya da yakınını yenilen mantar ile ilgili anlattıkları ile zehirlenme bulguları birlikte değerlendirilerek mantar zehirlenmesi olup olmadığınıa karar vermeye çalışılır.

Yenen mantarın uzman kişilerce incelenmesi de zehirlenmenin teşhis edilmesinde yardımcı olmaktadır. Ancak mantar zehirlenmelerinde yapılabilecek en doğru hareket hastayı en yakın sağlık kuruluşuna götürmektir. Kendi iimkanlarınızla iyileştirmeye harcayacağınız çok değerli zamanı hastayı hastaneye yetiştirmek içi harcayın. Bildiğiniz müdahale yöntemlerini imkanınız varsa yolda giderken deneyin.

Mantar zehirlenmesinin tedavisi var mıdır?

Zehirlenmeler konusunda Ulusal Zehir Danışma Merkezinden telefonla bilgi alınabilir. Ulusal Zehir Danışma Merkezinin telefon numarası 114'tür. Mantar zehirlenmelerinin tedavisi genel olarak meydana gelen zehirlenme bulgularına yöneliktir. Ancak mantar zehirlenmelerinin tedavisine yardımcı olması bakımından Acil Sağlık hizmetleri Genel Müdürlüğü'nden(UZEM - Ulusal Zehir Danışma Merkezi) temin edilecek bir antidot(panzehir) bulunmaktadır.

Mantar zehirlenmelerinden nasıl korunuruz?

Zehirlenmelerin önemli bir kısmı aslında çok basit önlemlerle engellenebilir. Mantar zehirlenmelerinden korunmanın en kolay yolu doğada kendi kendine yetişen mantarları yememek, onun yerine kültür mantarı tüketmektir. Başta da belirttiğimiz gibi zehirli mantar ile zehirsiz mantarı birbirinden ayırmak çok zordur. Hayatınızı riske atmayın, kültür mantarı yiyin.

Kültür mantarı zehirler mi?


Kültür MantarıKültür mantarlarında zehirli madde olmadığından, yiyen kişinin kültür mantarından zehirlenmesi mümkün değildir. Ancak kültür mantarlarının yetiştikleri ortam sebebiyle üzerlerine zararlı mikroorganizmalar bulaşabilir. Özellikle çiğ tüketildiklerinde çok hafif mide ve bağırsak şikayetleri görülebilir. Bu yüzden kültür mantarlarını çiğ olarak tüketmeyin ve bol suyla üzerlerine bulaşan pisliker temizleninceye kadar yıkayın. Ayrıca, kültür mantarı alırken ambalajlı paketlerde bilgilendirici etiketleri olan ürünleri tercih edin.



Mantarlarla ilgili doğru olarak bilinen yanlışlar:

- Yoğurtla yenilen mantar zehirlemez(YANLIŞ!).
- Pişirilen mantarda zehir yoktur(YANLIŞ!).
- Sirkeli ya da tuzlu suda bekletmekle manarın zehri alınır(YANLIŞ!).
- Kurutulmuş mantar zehirlemez(YANLIŞ!).
- Çayırlarda yetişen mantarlar zehirli değildir(YANLIŞ!).
- Mantar koparıldığında rengi değişmezse mantar zehirsizdir(YANLIŞ!).
- Kğaçta yetişen mantar zehirsizdir(YANLIŞ!).
- Zehirli mantar gümüş kaşıkla pişirilirse kaşık kararır(YANLIŞ!).
- Salyangozlar zehirli mantarları yemezler(YANLIŞ!).

En Güzel Mantar Resmi

Ağzınızın tadı bozulmadan sağlıklı ve mutlu bir hayat geçirmeniz dileğiyle...


Bu bilgiler,
T.C. Sağlık Bakanlığı broşürelerinden alınmıştır.
http://www.saglik.gov.tr

7 Mayıs 2013 Salı

Bilinçli İlaç Kullanım Rehberi


İlacımı Nasıl Doğru Kullanırım?


ilaçlar ve haplar

  1. İlaçları sadece doktorunuzun gerekli görmesi durumunda ve reçeteli olarak kullanın.
  2. Doktorunuza giderken, kullandığınız ilaçları ve önceki tedavi bilgilerinizi yaınızda götürün.
  3. Doktorunuzun bilgisi olmadanbaşka ilaçlara ve alternatif tıp da dahil olmak üzere diğer tedavi seçeneklerine başvurmayın.
  4. Tedaviye başladıktan sonra doğabilecek bazı sıkıntıların ilaca bağlı olabileceğini aklınızda bulundurun.
  5. ilaçlarınız hakkında ailenizi ya da birlikte yaşadığınız yakınlarınızı bilgilendirin.
  6. Doktorunuzun ilaç dışı önerilerini dikkate alın.

Bu bilgiler,
T.C. Sağlık Bakanlığı broşürelerinden alınmıştır.
http://www.saglik.gov.tr


7 Mart 2013 Perşembe

Diyabette Böbrek Sorunları

Diyabet ve Böbrek Sorunları

Kanda bulunan glukoz(şeker) miktarının uzun  süreli olarak yüksek olması (hiperglisemi), diyabet sorunlarına yol açmaktadır. Hiperglisemi damarları bozarak göz, sinir ve böbrek hasarlarına neden olabilir. 

Diyabet Kaynaklı Böbrek Sorunları Nasıl Önlenir?


- Kan şekeri normale yakın değerlerde tutulmaya çalışılmalıdır.

- Böbrek hasarını önlemek için kan basıncı 130/80 'in altında tutulmaya çalışılmalıdır. Eğer tansiyon ilaçları kullanılıyorsa, mutlaka doktorun önerdiği şekilde kullanılmalı, doktorun verdiği yönergeler harfiyyen uygulanmalıdır. Kan basıncının kontrol altında tutulması, aynı zamanda göz, kalp, damar sisteminde oluşabilecek hasarların önlenmesine ya da yavaşlatılmasına yardımcı olur.

- Diyetisyenin verdiği beslenme programına uyulmalıdır.

- Eğer mevcut bir böbrek sorunu varsa doktor, alınan günlük protein miktarının azaltılmasını önerecektir.

- Yılda bir defa idrar testi yaptırılarak mikroalbumin düzeyinin ölçülmesi gerekir.

- Yılda bir defa kan tahlili yaptırılarak kreatinin seviyesi ölçtürülmeilidir. Kreatinin testi böbrek fonksiyonlarının durumunu gösterir.

- Doktorun önerdiği şekilde böbrekle ilgili diğer tastler ve muayeneler yaptırılmalıdır.

- Sık sık ağrı kesici kullanmaktan kaçınılmalıdır.

- Mesane ya da böbrek infeksiyonu durumlarında zaman kaybetmeden doktora başvurulmalıdır.

Mesane ya da Böbrek Enfeksiyonu Belirtieri Nelerdir?


- İdrar yaparken ağrı ya da yanma

- Sık ve acil olarak tuvalete gitme ihtiyacı

- Bulanık ya da kanlı idrar yapma

- Ateş ya da titreme

- Sırtta ya da kaburaların her iki yanında ağrı


Böbrek Yetersizliği Nasıl Anlaşılır?


- Başta kolayca anlaşılamaz. Diyabet kaynaklı böbrek yetersizliği yıllar içinde oluşur ve hasta bunu kolay kolay farkedemez.

- Böbrekler yarım kapasitede çalıştığında bile insan kendisini hasta hissetmez. Eğer yılda bir defa idrar ve kan tahlili yapılırsa bu sorun erken dönemde fark edilebilir.

- Böbrek yetersizliğine yakalanan bir hastada mide şikayetleri olur, kendisini halsiz hisseder. Vücutta biriken fazla sıvı nedeniyle hastanın elleri ve ayakları şişer.

Diyabetten Kaynaklanan Böbrek Sorunum Olduğunu Öğrendim bundan Sonra Ne Yapmalıyım?


Bir defa hasar gördü ise çoğu kez durumu tümüyle geri çevirme şansınız yoktur. Fakat kan şekeri ve kan basıncınızı kontrol altında tutarak, böbrek fonksiyon testlerinizi düzenli yaptrarak ve doktorunuzun verdiği ilaçları düzenli kullanarak, böbreklerinizdeki hasarı yavaşlatabilir ve daha kötü olmasını engelleyebilirsiniz.

Böbrek Yetersizliği Başladığında Ne Olur?


Son dönem böbrek yetersizliğini tedavi etmenin yollarından biri diyaliz, diğeri ise börek naklidir.

Diyaliz Nedir?


Diyaliz Böbreğin işlevini yapan bir tedavidir. İki tip diyaliz vardır. Hangisinin size uygun olduğuna doktorunuz karar verecektir.

Hemodiyaliz


Hemodiyaliz kanın vücut dışında bir makina aracılığıyla temizlenip vücuda geri verilmesi işlemidir.

Periton Diyaliz


Periton diyalizde karın boşluğu özel bir sıvı ile doldurulur. bu sıvı vücuttaki atıkları ve fazla suyu toplar ve ardından vücuttan uzaklaştırır.

Böbrek Nakli


Böbrek yetersizliği için bi diğer tedavi yöntemi böbrek naklidir. Ailenizden arkadaşlarınızdan ya da hiç tanımadığınız bir vericiden alınan böbrek sizin vücudunuza takılabilir. Vücudunuzun yani böbreği tam olarak kabul etmesi gerekmektedir.

Hepinize sağlıklı mutlu ve huzurlu bir ömür dileriz.


Bu Yazıdaki Bilgiler Sağlık Bakanlığı Broşürlerinden Alınmıştır.


12 Eylül 2011 Pazartesi

Horlama Sorunu

Horlama Sorunu
Er ya da geç hemen her çiftin karşılaşacağı bir sorundur horlama. Son derecede rahatsız edici, hem horlayan için hem de bu resitali dinlemek zorunda kalan kişi için sinir bozucu, aynı zamanda sağlık için de olumsuz sonuçlar doğurabilecek bir olaydır. Geceyi size zehir eder, bir damlacık uykunuz burnunuzdan gelir. Aynı durum horlayan için de geçerlidir. Her ne kadar dışardan bakan kişi için "horul horul uyuyor" izlenimi uyandırsa da aslında horlayan kişi rahat bir uyku uyuyamaz. Asla gerektiği gibi dinlenemez. Ayrıca horlayan kişiler uyku sırasında sık sık "uyku apnesi" olarak da bilinen solunum durması hastalığı ile karşılaşırlar. Uyku apnesi sinsi ve tehlikeli bir hastalıktır ve sonu ölümle bitebilir. Genelde Aşırı horlayan insanlarda görülür. Hemen her yaş grubunda görülebilir. Horlamanın zararları bu kadarla da bitmiyor. Gün boyu yorgunluk, dikkat eksikliği, iş kaybı, psikolojik rahatsızlıklar, aile içi geçimsizlik, toplumdan dışlanma(yurt yatakhanesi, asker koğuşu, çalışanların toplu olarak yattıkları yatakhaneler gibi mekanlarda) vb. pek çok sorunu da beraberinde getirmekte.

Niye Horlarız?

Horlamanın pek çok sebebi olabilir bunların başlıcaları;
1- Burunda grip, nezle gibi bir hastalığa ya da fizyolojik bir rahatsızlığa bağlı daralma.
2- Dil ve boğaz kaslarının gevşemesi.
3- Geniz etinin ya da bağdemciğin aşırı büyük olması(özellikle çocuklarda).
4- Damağın aşırı yumuşak olması.
5- Aşırı yorgunluk.
6- Fazla kilolar.


Horlama Tedavisi

* İlk olarak başvurulması gereken tedavi yöntemi kilo vermektir. Vücuttan giden fazla kilolar ile birlikte horlama azalır.
* Sırt üstü yatmak yerine sağa ya da sola doğru yatmak tercih edilmelidir.
* Spor yapılmalı, hareketsiz bir yaşamdan ve stresten uzak durulmalıdır.
* Yatmadan önce kas gevşetici esneme hareketleri yapmak; vücudu esneterek rahatlatmak da iyi sonuçlar verebilir.
* Aşırı yorulamamaya ve yatağa çok yorgun girmemeye dikkat edilmelidir.

Tüm bu saydığımız yöntemlerin işe yaramadığı durumlarda hasta mutlaka bir doktora gitmelidir. Bazı vakalarda cerrahi müdahale gerekebilir. Ancak cerrahi müdahalenin de %100 garantisi yoktur. Cerrrahi operasyon istemeyenler son olarak burun bandlarını kullanmayı seçebilirler. Burun bandları burnun daralan hava kanalını açarak rahat bir nefes almayı sağlarlar. Burun bantları bütün ecanelerden, sağlık ürünü satışı yapılan sitelerden alınabilir. Kullanımları kolay, pratik ve etkilidirler. İnternette burun bandı diye aratırsanız karşınıza çıkacak olan ilk marka Breateright'tir. Kullanımı kolay,pratik ve etkilidir.

Breatheright horlama BandıBreatheRight Burun Bandı 

Breathe Right, burun kanallarını açarak rahat nefes alınmasına ve burun tıkanıklığının giderilmesine yardımcı oluyor. Uyku sırasında daha rahat nefes alıyorsunuz

İngiltere’den ithal edilen ve ilaç içermeyen Breathe Right Burun Bantları, burun tıkanıklığına anında ve uzun süren rahatlama sağlıyor. Patentli esnek tasarımı ile burun derisini hassas biçimde yukarı doğru kaldıran Breathe Right, burun deliklerini dışa doğru çekerek geniz yolunu açıyor, böylelikle rahat ve sorunsuz nefes alınmasına yardımcı oluyor.


Burundan hava akışını ve nefes almayı kolaylaştırdığı klinik olarak kanıtlanan Breathe Right, burun kanallarının açılmasını % 40 oranında arttırırken, burundan hava alımını % 31’e kadar yükseltiyor. Otururken % 80, yatarken ise % 50 oranında daha rahat nefes alınmasını sağlıyor.

Breatheright Burun Bandı

Horlamaya son…

Burun tıkanıklığı ağızdan nefes almanıza sebep olacağı için horlamaya neden olabilir. Bu durum sizin ve eşinizin uyku sorunu yaşamanıza neden olabilir. Breathe Right burun bantları, burnunuzdan daha rahat nefes almanızı sağlayarak horlamayı azaltabilir, hatta tümüyle ortadan kaldırabilir. Horlamayı azaltması için ardarda 6 gün boyunca kullanılması tavsiye edilir. Horlamayı azaltmada en iyi sonucu almak için geceleri kullanılması tavsiye edilir.


Nasıl etki gösterir?

Çift esnek bantlar burnunuzu hassas biçimde yukarı doğru kaldırır. Özel yapışkan, bandın rahat biçimde yerinde kalmasını sağlar. Burun kanatlarını dışa doğru çekerek geniz yolunu açar. TEK KULLANIMLIKTIR. 10 bant...

Kaynaklar:

saglikliyasa.com
horlama.com
hekimce.com

Breatheright Horlama Bandı'nı İnternetten Satın Alabilirsiniz